Arkadaşlar: Fonksiyonel Tıp, doktorluğun olabilecek en yalın, en sade uygulaması
EN SADE. En basit değil. En kolay hiç değil.
Eğer Tıp Fakültesi mezunu iseniz, altında da dekanın imzası varsa, “doktorluk” yaparsınız. Nokta.
Hele Fonksiyonel Tıp, yani bu en yalın şekliyle, haydi haydi yaparsınız. Kalp ilacı yazıyorsunuz kortizon yazıyorsunuz, astım ilacı romatizma ilacı yazıyorsunuz damardan ilaç veriyorsunuz da curcumin, karnitin, B12 mi yazamayacaksınız? Tetkik mi bakamayacaksınız? Beslenme, egzersiz, uyku mu desteklemeyeceksiniz? Hekimseniz Fonksiyonel Tıp yaklaşımı ile doktorluk yaparsınız. Nokta.
Bu denli temel yaklaşımla “doktorluk yapmak” için bizim yani FTA’nın “sertifikasına” ihtiyacınız yoktur! Ne resmi ne özel hiçbir kurumun “sertifikasyonuna” ihtiyacınız yoktur. İhtiyacınız olan tek şey bilimdir, bilgidir. FT yaklaşımını doğru biçimde öğrenmektir. Tabii bir de Tıp Fakültesi diploması.
FT’da göz ameliyatı yapmıyoruz. Beyin MR’ı okumuyoruz. Ozon enjeksiyonu, nöral terapi enjeksiyonu gibi girişimler yapmıyoruz. Hatta genellikle ilaç bile vermiyoruz. En sade biçimiyle “akılcı, sürdürülebilir, hasta ile elele yaşam modeli tıbbı” yapıyoruz. Bu kadar. Bu bir branş, bir uzmanlık dalı değildir
Bu ülkede Fonksiyonel Tıp’ın SIFIRDAN temelini atmış kurum olarak ifade ediyoruz: Biz dahil, dünyada ne resmi ne özel hiçbir kurumun, “standardizasyon” görüntüsü altında Fonksiyonel Tıp yaklaşımını “tekele” bağlaması ne mantıklı ne de mümkün değildir. Çünkü yapılan, doktorluğun en “sade” biçimidir. (En kolay biçimi olmasa da).
FT SADECE BİR YAKLAŞIM, BİR KAVRAYIŞTIR. Nasıl ki iki doktorun yaklaşımları farklı olabiliyorsa, biri daha “direkt teşhis ve ilaç”, diğeri daha “dur bakalım başka nasıl hallederiz” olabiliyorsa, Fonksiyonel Tıp bakışına sahip doktorun yaklaşımı da diğer birçok hekimden farklıdır. İşte bu kadar basit. Sertifika bunun neresinde?
Fonksiyonel Tıp konusunda ortada dolaşan “geçerli belge”, “geçersiz belge” mevzuları, dünyanın hiçbir yerinde olmayan ve olmayacak, ne hukuki ne tıbbi temeli olmayan suni bir tartışmadır. Çünkü hekimlik yapmak için geçerli olan tek belge, Tıp Diplomasıdır.
Biz FTA olarak işte bu nedenle “sertifika” vermiyoruz. FT’I “sertifikaya/tekele baglamak”düşüncemiz yok. Varlığımızı zaten hukuken ve resmen hiçbir geçerliliği olamayacak bir “sertifikaya” değil, camia olarak bilimsel düzey ve bilgimize dayandırıyoruz. O da, kurslarımızı tamamlayıp bitirme sınavımızın başarıyla geçildiği anlamına geliyor.
Fonksiyonel Tıp’ta dünyanın en geniş hekim topluluğu olarak hiçbir hekim arkadaşımızı “sertifikalandırmıyoruz” 😊 çünkü onlar zaten hekim! FTA’da birlikte tartıştığımız bilgileri ve konuları HEKİM OLARAK DİLEDİKLERİ YAKLAŞIMLA uygularlar.
Biz toplantılarımıza katılanlara “katılım belgesi” veriyoruz. Bunun dışında, tüm modüllerimizi tamamlayanlar arasında “bilenin bildiği zorluk derecesinde” olan sınavımızı geçenlere “Başarı Belgesi” veriyoruz. BU BİR PRESTİJ BELGESİDİR. Fonksiyonel Tıp eğitimini ülkede Fonksiyonel Tıp’ın kurucu kuruluşundan almış ve bunun hakkını vermiş olduğunuzu belgeler. Sadece o kadar.
Fonksiyonel Tıp yaklaşımı ile doktorluk konusunda:
“Geçersiz” belge olmaz, ama DEĞERSİZ, PRESTİJSİZ belge pekala olur
“Geçerli” belge olmaz, ama DEĞERLİ, PRESTİJLİ belge de pekala olur
Bu prestiji belirleyen de, kuruluşun Fonksiyonel Tıp kavramına o güne dek yapmış olduğu katkı, eğitimcilerin bilgi düzeyi ve eğitimin bilimsel düzeyidir